Yaptığı yardımları reklam yapmanın altında tutan ve reklamı daha da ön plana çıkarmak için yaptığı yardımı sosyal medyadan paylaşan Bafralı iş adamı hem tepki topluyor hem de gündemi işgal ediyor.

Yoksullara,evi olmayanlara yardım yapmak tabi ki çok güzel bir şeydir.Ancak bunun yanında yardım şeklide büyük önem taşır.

Şekilsizlik,düzensizlik neticesinde reklam yapmak için yapılıyorsa bu etik bir şey değildir.Reklam mı,hayır mı bunu birbirinden ayırmak lazım. Yaptığın yardımı sosyal medya hesabından paylaşacaksın sonra yardım alan kişiyi ve kişilerin fotoğraflarını ve isimlerini paylaşıp insanların onurlarıyla oynacaksın.

Bu Ayıptır……

Bir usta getir fotoğraf paylaş,

Bir tuğla getir fotoğraf paylaş

Bir Çimento getir fotoğraf paylaş

Sonra ustalarla birlikte vatandaşı da yanına al fotoğraf çektir.

Sonra bu fotoğrafları sosyal medyadan paylaş

Bırakın artık mağdurların ve fakirlerin üzerinden reklam yapmayı.Onların gururlarını,şahsiyetlerini,onurlarını zedelemeye kimsenin hakkı yoktur.

Yaptıklarını gizli yap o zaman göreceksin ki yaptığın yardımlar daha da önem taşıyacaktır.

Şimdi bu iş adamı bu haberden sonra.Ben yaptığım yardımı paylaşıyorum ki diğer iş adamlarına örnek olsun diyebilir.

Ama O iş adamına bir tavsiyemiz.

Hiç bir sebeb bu fotoğrafları paylaşmana bahane değildir.

Şimdilik bu iş adamının ismini vermeyeceğiz.Paylaşımlarına devam ederse ismini vereceğimizden herkes emin olabilir  

YARDIM GİZLİ YAPILIR

Not;Bafra’da Bir oda başkanı var ki bunun yaptığı yardımları kimse bilmez ne plaket almaya gider nede medyada gözükmeye sever.

İşte yardımların bu şekilde yapılması daha etikdir.

Bir elin verdiğini öbür el görmeyecektir.

Bir hikaye ile yazımıza son verelim

Köyde yaşayan yaşlı bir ressam vardı. Olağanüstü güzel resimler yapıp iyi fiyata satardı.

Bir gün köyden bir fakir gelip dedi ki :

Yahu senin durumun iyi. Neden kimseye yardım yapmıyorsun. Bak fırıncı fakirlere ara ara bedava ekmek veriyor. Kasap bazen Bedava et veriyor. Sen neden hiç yardım etmiyorsun?

Ressam tebessüm etti ama bir şey demedi.

Bu fakir bütün köyde sabah akşam ressamın aleyhinde propaganda yapıyor ve ressamı kötülüyordu.

Bir gün ressam hasta oldu . Kimse de onun yanına gelmedi ve sonunda ressam öldü.
Aradan bir kaç gün geçti .Artık ne fırıncı ekmek verdi fakirlere ne de kasap et verdi.

Sordular neden fakirlerin hakkını kestiniz?

Dediler ki her ay başı o merhum ressam bize para verip fakirlere ekmek ve et vermemizi söylerdi. O ölünce para veren kalmadı o yüzden.