BU KAÇINCI İHMAL
KAYMAKAMDAN AÇIKLAMA

Zeytinburnu'nda çöken bina için 2 yıl önce yıkım kararı alındğını söyleyen kaymakam, bu süre zarfında tehlike arzeden bu binanın neden yıkılmadığıyla ilgili bilgi vermedi.

 BELEDİYE BAŞKANINDAN AÇIKLAMA

Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın,  "Yıkılma tehlikesi nedeniyle bir yıl önce boşaltılan bina ile ilgili bu süreçte neden adım atılmadı?" sorusuna "Bizim görevimiz tahliye etmek" yanıtını verdi. Aydın, şunları söyledi:

56 daireli bir bina. Daha önce tahliye edilmişti. Bu bina 1993 yılında yaptırılmış, 1997'da da iskanı alınmış bir bina. Binanın durumuyla ilgili bizlere duyum gelmişti ve araştırma yaptık. Yaklaşık bir yıl önce 24 Aralık 2015 tarihinde biz binayı tahliye ettik.  Ve o süreç de zaten zor bir süreçti. Tahliye konusunda çok ciddi sıkıntılar yaşamıştık. Ama Allah'tan o sıkıntıları göğüsleyip tahliye etmiştik. yoksa çok büyük sıkıntı yaşardık.Tahliye edilmesinde zorlanmışız. Yıkılıp yeniden yapılması gereken bir binaydı. Muhtemelen daire sahiplerinin kendi aralarında anlaşamamış olması yüzünden yıkılmamış olabilir. Bizim görevimiz tahliye etmektir. Allah'tan boşken çöktü.  İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi toplantı günüydü bugün, burada olayla ilgili duyumu aldık. arkadaşlar olay mahallinde umuyoruz bir can kaybı yoktur.

BAŞ SORUMLU : HERŞEYE KAYITSIZ, SÜREKLİ İZİNDE OLAN BÜROKRASİDİR

Belediye yanlış bilgi veriyor. Sadece tahliye değil, yıkım da belediyenin görevi. Eğer sahipleri yıkmıyorsa belediye yıkacak. Kanun bu konuda çok net. Hatta belediye yıktırıp yıkım masraflarını bina sahiplerinden alır deniyor. Belediye başkanı sanırım konuyu bilmiyor !!!

Tüm bu açıklamalardan anlaşılan Zeytinburnu belediyesinin bakanlığın kanunla kendilerine yüklemiş olduğu yıkım görevini yerine getirmemesinden dolayı binanın kendi haline bırakılması ve maalesef yıkılması gerçeğidir.


Bu noktada orada hayatını kaybedenler ve yaralananların hesap soracağı merci, Bakanlık, İlçe Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi, Kaymakamlık, Valilik ve bu binanın sahipleridir.

Binanın riskli yapı raporu alıp almadığı ayrıca araştırılmaktadır. Eğer bina riskli yapı raporu almak için karot ile kolonlardan numune alınmak suretiyle zayıflatıldıysa bu durum da yıkımın en büyük sebebi olacaktır. Bu durumda da sorumlular değişmeyecektir.

Daha önce de belirtmiştik : 6306 sayılı kentsel dönüşüm yasasında bir riskli durum var. O da ; mevcut binaların riskli yapı raporunun alınmasıdır. Bu şekilde karot ile numune alınan binalarda en az 6-8 taşıyıcı kolon karotla delik açılarak zayıflatılıyor. Bu da yapının taşıyıcı kolonlarının zayıflamasına hatta kırılmasına sebep oluyor. Bİzim teklifimiz ise tüm bu riskleri minimuma indiriyor.

Şu şekilde ; TÜrkiyede 2001 yılından önce yapılmış olan tüm yapıları riskli kabul etmek ve riskli olmadığını iddia edenlerden riskli değildir raporu istemek gerekiyor. Böylece kentsel dönüşümde zaman kayıpları, ekonomik israflar ve zeytinburnunda olduğu gibi binaların çökmesine sebebiyet verme riskleri minimuma inecektir.

Belediye görevlileri izinden arta kalan zamanlarında, yani boş vakitlerinde şehrin sorunlarıyla ilgilendiklerinden bu yıkımlar maalesef vatandaşın kafasına kafasına oluyor.

Çalışmayan sistemi çalıştırmayı başaramadıkça, 657 sayılı memurun muhakemat kanununu değiştirmedikçe bu sorunlar bitmeyecektir.

Belediye çalışanları bir projeyi incelemek için 4-5 ay zaman harcıyor. Bu yeteneksizlerin idare ettiği şehirlerden başka ne olabilir ki? Bu  sadece Zeytinburnu belediyesi için değil, tüm belediyeler için böyle. Kadıköy 6 ay, Beşiktaş 5 ay, Sultanbeyli 4 ay... vah Türkiyem vah. Vah hizmet almak, iş yapmak için bekleyen vatandaşım vah.. 

Ölenlerin yakınlarına başsağlığı diliyoruz.

brthaber
haberanaliz t.m.