Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Balkaya, ‘Türkiye’nin tohumculukta sanki direkt İsrail’e bağlı olduğu’ gibi bir şehir efsanesi olduğunu söyledi.
OMÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Balkaya, Türk Ocağı Samsun Şubesi Dr. F. Tevetoğlu Salonu’nda "Türk Tohumculuğunda Efsaneler ve Gerçekler" adlı bir konferans verdi. Konferansa; Türk Ocağı Samsun Şube Başkanı Doç. Dr. Serkan Şen, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Türkiye’nin iklim çeşitliliği ve coğrafyası itibarıyla tarımsal üretime ve özellikle tohumluk üretimine çok uygun bir yer olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ahmet Balkaya, Türkiye’nin tohumculuk alanında fazla tecrübesinin olmadığını fakat son zamanlarda gelişme kat ettiğini söyledi. Türkiye tohumculuk sanayisinin üç temel sorunu olduğunu söyleyen Balkaya, bunların Ar-Ge seviyesinin yetersiz olması, üretim maliyeti yüksek olması ve mevzuat ve yönetişim sorunları olduğunu ifade etti.
“İSRAİL’DEN TOHUM İTHALATIMIZ YÜZDE 5 İLA 10 ARASINDA "
Tohumculukla ilgili birçok şehir efsanesi olduğunu söyleyen Balkaya, "Bunlardan biri sanki tamamen dışarıya bağımlıyız hatta bağımlığımızın direkt İsrail’e bağlı olduğudur. 200 milyon dolarlık tohumluk ithalatımız var, bu 200 milyon dolar içinde İsrail’in payı 13 milyon dolar, yani yüzde 5,5-6,5 civarında. Zaten yıllara göre baktığınız zaman İsrail’den tohum ithalatımız yüzde 5 ila 10 arasında değişen rakamlarda olmuştur hep. Ama ne hikmetse birileri, bütün tohumluklar İsrail’den geliyormuş algısını oluşturmaya çalışıyorlar. Böyle bir şey yok hiçbir zaman olmadı. İsrail’den ithal edilen tohumluğun miktarı hiçbir zaman toplam ithalatın yüzde 10’unu geçmedi. Ama tüm tohumluklar İsrail’den geliyormuş gibi bir şehir efsanesi oluşturuldu. En fazla tohumluk ithalatı yaptığımız Hollanda. En fazla tohumluk ihracatı yaptığımız ülke ise Ukrayna" dedi.