Afrin harekâtı sürerken sivillerin ölmemesi için kılı kırk yaran Mehmetçiğimiz destan yazmaya devam ediyor. Bir yandan hiçbir masuma zarar gelmemesi için her türlü tehlikeyi göze alan Türk askeri ve özel harekâtçıları diğer yandan yaralı teslim aldıkları teröristlere hayatta kalmaları için ilk müdahaleyi yapıyor.

Yanlış duymadınız. Teröristler hayatta kalsın diye ilk tedaviyi askerimiz yapıyor Afrin ’de.

Memleketimizde bir yanda bunlar yaşanırken diğer tarafta gencecik iki yavrumuz göz göre göre ölüme terk ediliyor. Yavrucaklar bağıra çağıra ölüme gittiler. Bu nasıl bir vicdan ki orada suyun içinde 45 dakika kurtarılmayı bekleyen çocuklara hiçbir itfaiye görevlisi, kamu görevlisi veyahut vatandaş yardım etmiyor. Polis, itfaiye, Büyükşehir belediye ve diğer birçok kişi ölümü 45 dakika boyunca ellerinde cep telefonları görüntü alarak sadece seyrediyor.

Yazıklar olsun, yazıklar olsun.

Bir başka skandal ise iddialara göre bazı kamu görevlileri “ bu gençler zaten yasak aşk yaşıyorlardı” şeklinde bir nevi olan biteni ilahi adalete bağlamaya çalışıyorlarmış. Yani çocukları kurtarmama gerekçeleri için, ruhlarını sahte bir huzura kavuşturmak için bu bahaneye sığınıyorlarmış. Eğer böyle ise vay halimize.

Vay ki vay.

Afrin ‘de teröriste bile el uzatan milletim, Bafra’da insanlıkta sınıfta kaldı.

Utanmak için artık çok geç.

Yüzüne tükürülecek bir durum bu. Sorumlular hem bu dünyada hem ahirette cezalandırılmalı.

Görevi ihmal suçu işlenmiş, vatandaşın canını kurtarabileceği halde, bir ip dahi uzatılmamıştır.

Yazık gencecik yavrulara, yazık insanım diye dolaşan yaratıklara.

Selim Bilal